Gençlik Aşısı (Mezoterapi, SomonDNA)

Gençlik Aşısı (Mezoterapi ve SomonDNA) Uygulamaları

X-DNA hyalüronik asit (Somon DNA'sı) bir baz olarak, yüksek polimerli sodyum deoksiribonükleotid kombinasyonunu içeren, cilt dokusunun yenilenmesini uyaran bir solüsyondur. Nemlendirici ve antioksidan özelliklere sahip kombinasyon aynı zamanda hücre proteinleri ve hücre metabolizmasını aktive edip dermal bağ dokusunu iyileştirir. Serbest radikallerin etkilerinden hücre zarını korur ve kollajen sentezini teşvik ederek cilt yenilenmesini sağlar. Bu sayede; deride yoğun nemlendirme sağlar, yaşlanmayı önler, ince kırışıklıkları düzeltir, cildi gençleştirir.

Somon DNA'sı yüz, boyun, dekolte, el, kol, sırt, göğüs, karın, göbek çevresi, basen, kalça ve saçlı deride kullanılabilmektedir.

Çok küçük iğneler yardımıyla mikro dolaşımı ve oksijenlenmeyi artıran maddelerle birlikte deri altına enjekte edilir. 15-20 dakika süren seans sonrası kişi günlük aktivitesine devam edebilir. Seans aralıkları kişinin cilt yaşı ve cilt tipine göre ayarlanmakla birlikte genellikle ayda bir ya da iki defa uygulanır. Daha sonrasında ise üç ayda bir uygulama yapılır. Bazen cildin ihtiyacına göre kombine tedaviler de uygulanabilir. Somon DNA'sı uygulaması rahatlıkla diğer tedavilerle birlikte yapılabilir.

İlk seanslardan itibaren deride canlı ve parlak görünüm fark edilmeye başlar, daha sonra zamanla DNA tamiriyle birlikte uzun vadeli kalıcı değişiklikler meydana gelir. Somon DNA'sı, kırışıklık, kuruluk, sarkma ve lekelenme problemi olan herkese güvenle kullanılabilir.

Mezoterapi; çok küçük ilaç dozları ile problemli bölgelere uygulanan cilt içine veya ciltaltına enjeksiyon işlemidir. Kullanılan ilaçlar sıklıkla doğal bitki ekstreleri, homeopatik ajanlar, vitaminler, mineraller ve farmasötiklerdir. Mezoterapi yöntemi kozmetik dermatolojide, romatolojide, spor hekimliğinde, nörolojide kullanılmaktadır. Mezoterapinin en önemli avantajları küçük ilaç dozlarında tedavi etmek ve ilaçların sistemik yan etkilerinden korunmaktır.

Kozmetik dermatolojide mezoterapinin kullanım alanları

1. Bölgesel zayıflama-lipoliz

2. Cilt gençleştirme

3. Saç dökülmeleri

4. Selülit tedavisi

5. Hiperpigmentasyon, Melazma (Doğum lekeleri)

Mezoterapi solüsyonlarının içerikleri birbirinden farklıdır. Aynı endikasyon için tercih edilen karışımlar dahi klinikten kliniğe değişebilmektedir.

Bölgesel zayıflama yani Lipoliz amacıyla fosfatidil kolin, deoksikolat, L-Karnitin, hyalurinidaz, kollajenaz, glikolik asit, retinoik asit, multivitaminler (ADEK), eser elementler (Çinko, bakır, selenyum, krom, manganez), lidokain, tiroid hormonları, aminofilin, izoproterenol kullanılmaktadır.

Cilt gençleştirmek amacıyla; Hyalüronik asit, prokain, lidokain, vitamin C, vitamin B kompleksi, vitamin A, biotin, çinko, selenyum, organik silisyum kullanlır.

Alopesi tedavisinde ise minoksidil, finasteride, dekspantenol, lidokain, multivitamin karışımları ve trombositten zengin plazma kullanılmaktadır

Mezoterapi Uygulama Yöntemleri nelerdir?

Mezoterapi ürünleri farklı teknikler ile uygulanabilir.

1. Nokta tekniği: 1 cm aralarla 4 mm derinliğe yapılan enjeksiyonlardır.

2. Napaj tekniği (Kaplama): 2 mm derinliğe 45 derece açıyla, hafif ve sabit basınçla, el bileğinin hızlı sallanma hareketleriyle yapılan enjeksiyon tekniğidir. Enjeksiyon yapılırken yüzeyde kalan karışım deri üstüne yayılır ve deri mezoterapi solüsyonu ile kaplanır.

3. Epidermik teknik: 1 mm derinliğe kadar yapılan enjeksiyonlardır.

4. Mesogun ile mezoterapi: Napaj tekniğinin kolaylaştırılmış şeklidir. Seri olarak ileri geri hareket enjeksiyon tabancası ile mezoterapi karışımının uygulanmasıdır.

5. Dermaroller ya da dermapen ile mezoterapi: Mezoterapi karışımının çok iğneli cihazlarla deride açılan yarıklar yoluyla uygulanmasıdır.

Mezoterapi Komplikasyonları nelerdir?

Özellikle lipoliz amaçlı uygulamalardan sonra enfeksiyon ve apse görülebilir. Uygulamalardan sonra uygulama bölgesinde parestezi, kaşıntı, ödem, eritem, hassas subkutan nodüller, deri ve yağ nekrozu, hiperpigmentasyon, hipersensitivite görülebilir. Ayrıca kullanılan ilaçların sistemik dolaşıma karışmasına bağlı yan etkiler de karşılaşılabilir. İsoproterenol, yohimbin ve aminotriptilin mezoterapi yoluyla uygulandıktan sonra anksiyete, tremor, çarpıntı ve kas kramplarına neden olabilir.

Mezoterapiyi Kimler Yaptırmamalıdır?

Kullanılan ilaçlara karşı alerjisi olanlara, kalp, karaciğer ve böbrek hastalıkları olanlara, diyabet ve lupus’ta, gebelik, laktasyon ve aşırı şişmanlık durumlarında mezoterapi uygulanması önerilmemektedir.